Değerli Üyemiz,

27 Mart 2015 tarihinde TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek 6637 Kanun numarasıyla yasalaşan ve muhteviyatında çeşitli vergi düzenlemeleri de bulunan “Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” 07.04.2015 tarihli 29319 sayılı Resmi Gazetede yayımlandı.

Toplam 28 maddeden oluşan Kanun’un 6 maddesi vergi düzenlemelerine ilişkindir.

Kanun'un vergi düzenlemelerine ilişkin maddeleri hakkında açıklamalarda bulunmaktayız.

Bilgilerinize sunar çalışmalarınızda kolaylıklar dileriz.

 


 

1. Sermaye Şirketlerinin Nakit Sermaye Artırımlarına Teşvik Getiren Kurumlar Vergisi Düzenlemesi

 

6637 sayılı Kanun’un 8 inci maddesiyle, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10. maddesinde değişiklik yapılarak, sermaye şirketlerinin nakit sermaye artırımları teşvik edilmektedir.

Şirketlerin borç yerine öz kaynak kullanımı özendiren bu düzenlemeyle; sermaye şirketlerinin ödenmiş veya çıkarılmış sermaye tutarlarındaki nakdi sermaye artışları veya yeni kurulan sermaye şirketlerinde ödenmiş sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı üzerinden TCMB tarafından açıklanan ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık ortalama faiz oranı dikkate alınarak, ilgili hesap döneminin sonuna kadar hesaplanan tutarın %50’sinin ilgili hesap dönemine ait kurumlar vergisi matrahından indirilmesine olanak sağlanmaktadır.

Düzenlemeden, finans, bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar ile kamu iktisadi teşebbüsleri kapsam dışında bırakılmaktadır.

 

Düzenlemede, geçmiş yıllar karları, sermaye ve kar yedekleri gibi işletme özkaynakları içinde yer alan değerlerin sermayeye eklenmesi halinde işletmeye dışarıdan ilave nakdi bir kaynak girişi olmayacağı hususu dikkate alınarak, bilançoda yer alan öz sermaye kalemlerinin sermayeye eklenmesi nedeniyle kurumlar vergisi indiriminden yararlanılmasının önüne geçilmektedir. Benzer şekilde, ortaklarca veya ortaklarla ilişkili olan kişilerce kredi kullanılmak veya borç alınmak suretiyle gerçekleştirilen nakit sermaye artırılmalarına da indirim imkânı tanınmamaktadır.

 

Belirtilen düzenlemeden faydalanan şirketler indirim hakkını sadece nakdi sermaye artışının yapıldığı yıl için değil her yıl için kullanabilecek; matrahın yetersiz olması nedeniyle indirilemeyen tutarlar sonraki dönemlere devredilebilecektir.

 

Konuyu bir örnekle açıklamak gerekirse, A şirketinin 2015 Temmuz ayında 1.000.000 TL sermaye artırımı yaptığını kabul edelim. TCMB tarafından en son açıklanan ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık ortalama faiz oranını ise yüzde 16 olarak alalım.

Bu veriler doğrultusunda hesaplamamız aşağıdaki şekilde olacaktır.

Kurumlar Vergisi Matrahtan İndirilecek Tutar

= Nakden Artırılan Sermaye Tutarı x TCMB Faiz Oranı x Süre (Ay) x İndirim oranı

 

 

 

 

 

 

Öncelikle firmanın yararlanacağı yıllık indirim tutarını aşağıdaki şekilde hesaplayalım;

= 1.000.000 x 0,16 x %50

= 80.000 TL

Söz konusu firmanın Temmuz ayında sermaye artırımı yaptığını dikkate aldığımızda yukarıda yer alan yıllık tutarın kıst dönem hesaplaması aşağıdaki şekilde olacaktır.

(80.000/12 ay) x 6 ay = 40.000 TL.

Bu tutarın kurumlar vergisi beyannamesinde net etkisi ise 40.000 x %20 = 8.000 TL olacaktır.

Bu düzenleme 1 Temmuz 2015 tarihinden itibaren yürürlüğe girecektir.

 

Düzenlemeyle eklenen bent:

ı) Finans, bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar ile kamu iktisadi teşebbüsleri hariç olmak üzere sermaye şirketlerinin ilgili hesap dönemi içinde, ticaret siciline tescil edilmiş olan ödenmiş veya çıkarılmış sermaye tutarlarındaki nakdi sermaye artışları veya yeni kurulan sermaye şirketlerinde ödenmiş sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı üzerinden Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından indirimden yararlanılan yıl için en son açıklanan “Bankalarca açılan TL cinsinden ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık ortalama faiz oranı” dikkate alınarak, ilgili hesap döneminin sonuna kadar hesaplanan tutarın %50’si.

Bu indirimden, sermaye artırımına ilişkin kararın veya ilk kuruluş aşamasında ana sözleşmenin tescil edildiği hesap döneminden itibaren başlamak üzere izleyen her bir dönem için ayrı ayrı yararlanılır. Sonraki dönemlerde sermaye azaltımı yapılması hâlinde azaltılan sermaye tutarı indirim hesaplamasında dikkate alınmaz.

Bu bent hükümlerine göre hesaplanacak indirim tutarı, nakdi sermayenin ödendiği ay kesri tam ay sayılmak suretiyle hesap döneminin kalan ay süresi kadar hesaplanır. Matrahın yetersiz olması nedeniyle ilgili dönemde indirim konusu yapılamayan tutarlar, sonraki hesap dönemlerine devreder. Bu bendin uygulanmasında sermaye şirketlerine nakit dışındaki varlık devirlerinden kaynaklananlar dâhil olmak üzere, sermaye şirketlerinin birleşme, devir ve bölünme işlemlerine taraf olmalarından veya bilançoda yer alan öz sermaye kalemlerinin sermayeye eklenmesinden kaynaklanan ya da ortaklar veya bu Kanunun 12 nci maddesi kapsamında ortaklarla ilişkili olan kişilerce kredi kullanılmak veya borç alınmak suretiyle gerçekleştirilen sermaye artırımları, indirim hesaplamasında dikkate alınmaz.

Bu bentte yer alan oranı, şirketlerin aktif büyüklükleri, ortaklarının hukuki niteliği, çalışan personel sayıları ve yıllık net satış hâsılatlarına göre veya sermayenin kullanıldığı yatırımdan elde edilen gelirlerin kurumun esas faaliyeti kapsamında olmayan faiz, kâr payı, kira, lisans ücreti, menkul kıymet satış geliri gibi pasif nitelikli gelirlerden oluşmasına göre ya da sermayenin kullanıldığı yatırımların teşvik belgeli olup olmadığına veyahut makine ve teçhizat veya arsa ve arazi yatırımları için sermayenin kullanıldığı alanlar itibarıyla ya da bölgeler, sektörler ve iş kolları itibarıyla ayrı ayrı sıfıra kadar indirmeye veya %100’e kadar artırmaya; halka açık sermaye şirketleri için halka açıklık oranına göre %150’ye kadar farklı uygulatmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir.

 

2. Elektronik Tebligat ve Elektronik Yoklamaya İlişkin Vergi Usul Kanunu Düzenlemeleri

2.1. Aynı Kanun’un 5 inci maddesiyle Vergi Usul Kanunu’nun 107/A maddesine birinci fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

 

Eklenen fıkra:

Elektronik ortamda tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır.”  

Düzenlemeyle, elektronik ortamda yapılacak tebligatların, tebligat iletisinin muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen 5 inci günün sonunda yapılmış sayılacağı hükmü eklenerek, tebligatın yapılma zamanı 7201 sayılı Tebligat Kanununa uygun hale getirilmiştir.

2.2. Aynı Kanun’un 6 ncı maddesiyle Vergi Usul Kanunu’na 132 nci maddeden sonra gelmek üzere aşağıdaki 132/A maddesi eklenmiştir.

 

Düzenlemeyle, yoklama faaliyetlerinin elektronik ortamda da yürütülmesi ve bu yoklama fişlerinin elektronik ortamda da oluşturulması amaçlanmaktadır.

 

 

 

Eklenen madde:

Elektronik yoklama

MADDE 132/A – Yoklama neticeleri, yoklama yerinde bu Kanunun 131 inci maddesinde yer alan yoklama fişi ile aynı mahiyette olan, elektronik ortamda tanzim olunan “yoklama fişi” ile de kayıt altına alınabilir. Bu fiş, nezdinde yoklama yapılan veya yetkilisi tarafından elektronik imza araçlarıyla imzalanır. Yoklama fişinin elektronik imza araçlarıyla imzalanmaması durumunda yoklama fişini temsil eden ve yoklama fiş muhteviyatının değiştirilemeyeceğini güvence altına alan benzersiz bir kodun üzerine yazıldığı bir form imzalanır.

Maliye Bakanlığı elektronik ortamda kayıt altına alınan yoklama fişleri ile birinci fıkrada belirtilen formların şekil ve muhteviyatını tespit etmeye, bunların şifre, elektronik imza veya diğer güvenlik araçları konulmak suretiyle imzalanması usul ve esaslarını belirlemeye, bunları internet de dâhil olmak üzere her türlü elektronik bilgi iletişim araç ve ortamında ilgili kişilere göndermeye ve elektronik ortamda yürütülecek yoklama faaliyetlerine ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.

 

3. Uluslararası Kuruluşlar ile Bunların Mensuplarına Sağlanacak KDV ve ÖTV İstisnalarının Kapsamının Genişletilmesi

 

Aynı Kanun’un 3 üncü maddesiyle Katma Değer Vergisi Kanunu’nun geçici 26 ncı maddesinde ve yine aynı Kanun’un 4 üncü maddesiyle Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 6 ncı maddesinde yapılan düzenlemelerle uluslararası kuruluşlar ile bunların mensuplarına sağlanacak katma değer vergisi istisnasının ve özel tüketim vergisi istisnasının kapsamı genişletilmektedir.

 

4. Transit petrol Boru Hattı Projelerinin İnşa ve Modernizasyonunu Gerçekleştirenlere KDV İstisnası

 

Aynı Kanun’un 24 üncü maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’na “Geçici Madde 34” eklenmiştir.

Buna göre, transit petrol boru hattı projelerinin inşa ve modernizasyonunu gerçekleştirenlere 1 Ocak 2014 tarihinden itibaren yapılan teslim ve hizmetler katma değer vergisinden müstesna tutulmuştur.

 

Eklenen Madde:

GEÇİCİ MADDE 34 – Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce usulüne uygun olarak yürürlüğe giren ve 23/6/2000 tarihli ve 4586 sayılı Petrolün Boru Hatları ile Transit Geçişine Dair Kanun kapsamında bulunan milletlerarası andlaşma hükümleri çerçevesinde katma değer vergisinden istisna edilmiş olan transit petrol boru hattı projelerinin inşa ve modernizasyonunu gerçekleştirenlere 1/1/2014 tarihinden itibaren yapılan teslim ve hizmetler katma değer vergisinden müstesnadır.

Bu kapsamda yapılan mal teslimleri ve hizmet ifaları nedeniyle yüklenilen vergiler, vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan vergiden indirilir. İndirim yoluyla telafi edilemeyen vergiler, 32 nci madde hükmü uyarınca istisna kapsamında işlem yapan mükellefin talebi üzerine iade edilir.

Maliye Bakanlığı, istisna kapsamına girecek teslim ve hizmetleri tanımlamaya, istisna ve iadeye ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.”

 

6637 Sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ulaşmak için tıklayınız.